13 Kasım 2022 Pazar

13'üncü Boğaziçi Zirvesi Paneller-Yılmaz parlar

  Atatürk Ve Dünya Zirveye Damga Vurdu

13'üncü Boğaziçi Zirvesi Paneller

Yönetim Kurul Başkanlığını Cengiz Özgencil’in yaptığı Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) tarafından düzenlenen 13'üncü Boğaziçi Zirvesi önemli panellerde çok sorular ve sorunlar zihinlerde cevap buldu.



Bu yıl "'Büyük Dönüşüm: Küresel Değişimin İtici Güçleri" temasıyla gerçekleşen 13. Boğaziçi Zirvesi'ne 90’a yakın ülkenin temsilcileri katıldı. Tüm panellerde İşlenen konular, Mustafa Kemal Atatürk'e dayandırılarak Ata’mızın çok konuşmalarda adı geçti. 

10 -11 Kasım 2022 tarihleri arasında Conrad Boshorus Hotelde gerçekleşen zirvede Yuvarlak Masa- Büyük Dönüşüm isimli oturumda

Moderatör,  UİP Onur Kurulu, Prof. Dr. İlter Turan, Panelistler NATO Eski Genel Sekreter,  Lord George Robertson, UİP Onur Kurulu Üyesi, Dr. Mehmet Ali Neyzi, İsveç Eski Dışişleri Bakanı, Margot Wallström (Video) ile katılarak, Covid-19 sonrasına kadar değişen dünyanın yeni vizyonu konuştular.

Boğaziçi zirvesine Ata’mızın ölüm yıldönümü tarihine gelmesi ve işlenen “Atatürk ve Dünya” konulu oturum zirveye damgasın vurdu.



UİP Onur Kurulu Prof. Dr. İlter Turan Moderatörlüğünde; Duayen tarihci, Prof. Dr. İlber Ortaylı, Ankara Üniversitesi Akademisyenlerinden  Prof. Dr. Taşansu Türker, Macaristan’dan Türkolog Dr. Edit Tasnadi, California ABD San Diego  Üniversitesi, Tarih Departmanı Profesörü Prof. Dr. Michael Provence “Atatürk ve Dünya” konulu panelin konuşmacılarıdı

Mustafa Kemal Atatürk'ümüzün dünya tarihindeki eşsiz rolüne ilişkin Sözler vurgulandı. 

1923 ve 1930 yılları arasındaki Atatürk hakkındaki yorumlara baktığımızda;  Henüz yüzeyseldi.

Ancak, onun fikirleri ve devrim felsefesi, 1931 ve 1938 arasında daha iyi takdir edildi.

Mustafa Kemal Atatürk'ümüzün siyasi kariyerinin dört aşaması olmuştur. 

Önce Türk milletinin egemenliğini savunmak (1919-1922), ardından yeni kurulan modern Türkiye Devletinin kurumlarını inşa etmek(1922-1924), sonrası kültürel-hukuk reformları (1924-1928) ve son olarak eğitim üzerine ve sanayileşme, sosyal eşitleme ve sonraki nesile geliştirme.

Atatürk'ün ülkesini kurtardıktan sonra bazı girişimlere giriştiği gerçeği, Türk milletini çağdaşlık yoluna koyacak köklü reformlar, medeniyet Batı'da genellikle hayranlıkla karşılanmış 

Kemalist milliyetçilik ırkçı değildi ve zulme dayanmıyordu. Milliyetçilik. amacı Türk bağımsızlığını korumaktı.

Aynı zamanda karşılıklı bağımlılık fikrine ve gerçekliğine adanmıştır.

Mustafa Kemal Atatürk'ümüzün dış politikası "yurtta sulh" mottosuna dayanmaktadır ve dünyada barış." Aslında diğer ülkelerle Kemalist politika, birlikte yaşamanın. Mustafa Kemal aslında yurtta sulh, yurtta sulh istemiştir.

Öte yandan, Mustafa Kemal Atatürk'ümüzün dış politikası, Türkiye'nin tam bağımsızlığa sahip olması gerektiği konusunda ısrarlı sınırlar. Kemalist politikanın ilkesi olan Türkler için Türkiye. İçinde Bu ilkeye uygun olarak Kemalizm, halkın hayati çıkarlarına saygı duyuyordu diğer milletler. Atatürk yönetimindeki Türkiye, Türkiye'nin zincirlerinden kurtulmuştu.

Dış çıkarlar ve dış politikada eşit kalmaya kararlıdır. Ülkesini denizden taşımıştı. Dünya Tarihinde Eşsiz Bir Rol Oynamak. O sadece seçkin biri değil, Türk askeri, aynı zamanda büyük bir devlet adamı ve reformcudur.

Ulusunun kaderini belirlemiş ve ulusunun nezaketi üzerinde kalıcı bir izlenim bırakmıştır. milletler. O sadece bir yenilenmenin habercisi olmakla kalmayıp, kendi dinamiği altında liderliği, Türkiye'nin bağımsızlık savaşı, Türkiye'nin ölüm çanını çalmıştı.

Türkiye. Mustafa Kemal Atatürk'ümüz, dinamiği nedeniyle evrensel saygı kazandı. Ata’mızın Türk kadınına tanıdığı eşitlikler Dünya ülkelerine ilham vermişdir. Bu cihetle  “Cinsiyet Perspektifinden Ekonomide Kadın” Konulu panelde yoğun ilgi gören paneldi.



Moderatör, Gonca Karakaş, CEO, Effect BCW , Panelistler Işıl Hasdemir, Türkiye Genel Müdürü, DELL, Gülden Yılmaz, Koton Yönetim Kurulu Üyesi, Shamsa Al-Bulushi, Direktör, Birleşik Arap Emirliklerinden  Mohammed Bin Rashid Knowledge Foundation, olması gereken ve kendi uygulamalarından örnekler verdiler.

Hızlı toplumsal cinsiyet analizi bakıldığında; mevcut en son sürdürülebilir kalkınma hedefi, en son kanıtları dünyanın 2030 yılına kadar toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşma yolunda olmadığını gösteriyor. 

Cinsiyet eşitliğini sağlamak için önümüzdeki uzun yolu işaret ediyor. ilerlemeyi yönlendirmede oynadığı temel güç ve yol göstermede kadın ve kızların merkezi rolü vurgulanıyor. Toplumsal cinsiyet dinamiklerine dikkat çekmeyi amaçlıyor ve risk, kırılganlık ve yeteneklerin cinsiyete dayalı boyutlarının dikkate alınmasını sağlamak için insani yardım liderliği, aktörler ve önerilerde bulunuyor.

Girişimci kadınlarımızdan İrina Konstantinova ile yaptığımız kadın ve ekonomi ile söyleşide İrina İrina Konstantinova panel sonrası yorumunda  “Tüm dünya ve ülkemizde kadının ekonomide önemli rolü bilinsede hala cinsiyet eşitsizliği hepsinin üzerine üzülerek sünger çekiyor..”dedi

BASIN panelinde ;Habertürk Gazeteci-Köşe Yazarı Kübra Par Moderatörlük görevini üstlendi.  Panelistler Kahire, Egypt TV Ahmed Yousef, Yazar – Gazeteci Gürkan Hacır,

Araştırmacı, Uluslararası Türk-Arap Diyaloğu Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Samir Salha panelistlerdi.

Medya özgürlüğü, güvenliği, hukuk konuşmaların odak noktasını belirledi.

Medyanın “Barışçıl, adil ve kapsayıcı toplumlar” geliştirmedeki rolü haklı olarak vurgulandı. Ülkelerdeki barış inşası çalışmalarında, gazeteciler genellikle insanların haklarına ilişkin farkındalıklarını artırarak, hükümetlerden hesap sorarak ve çatışmalara şiddet içermeyen tepkileri teşvik ederek kilit rol oynarlar.

Gazetecilerin güvenliğine ve kendilerine karşı işlenen suçların cezasız kalmasına” yönelik tehditlerin süregelen zorluklarıdır. Çoğu devletin Sınır Tanımayan Gazeteciler tarafından basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülkenin en alt kısmında yer aldığı açıktır.

Medyaya yönelik saldırı ve tehditleri belgeleme becerilerini geliştirmek, faillerden hesap sormak için kanıt toplamak ve bu tür suçların cezasız kalmasını sağlamak için projelerin olması gereklidir.

Basın özgürlüğünü güçlendirmek için harekete geçmeye çağıran bir kampanyalar gereklidir. Sadece güvenlik değil, Gazetecilerin emniyetini ve güvenliğini artırmaya yönelik çalışmak. 

Medyanın barışçıl toplumları ilerletmedeki rolünün başarısının, medyanın kendisinin ne kadar kapsayıcı olduğuna ve zarar vermekten kaçınıp kaçınmadığına bağlı olduğuna inanınılması, medyanın ana akım haber ve fikir içeriklerinde kadın ve azınlık gruplarının sesleri ve kadın gazetecilerin yanı sıra azınlık gruplarından bireyler için medya sektöründe gelişmek için alanlar yaratması gerektiğidir.

Aynı zamanda, her iki ülkedeki medyanın da nesnel, sorumlu ve belirli topluluklarda veya daha geniş toplumda şiddetli çatışmalara yol açabilecek mevcut gerilimleri körüklemeyen içerik üretmede daha iyi olması gerektiğidir.



Eskişehir Belediye Başkanı, Yılmaz Büyükerşen, Şehirleri Geleceğe Hazirlamak konulu sunum yaptı. Eskişehir’e yaptıkları icraatları gelişimini anlatdı.

Büyükerşen, "Eskişehir’de çalışmalara büyük bir depremle başladığını hazırlıksız olduğunu göstermenin yanında yaygın belediyecilik anlayışındaki hataları sıraladı.

Deprem, Eskişehir'i ikiye bölen Porsuk Çayı’nın ne derece dayanıksız olduğunu, imar planlarının ele alınması gerektiğini ispatlamış oldu. İlk işimiz şehir itfaiyesinin yenilenmesiydi."

Şehirlerin kalkınabilmesi için o şehirde üniversiteler varsa onlar lokomotif görevi görmeliler; hem kalkınmada, hem yenilenmede üniversiteler şehir sorunlarına el atmıyorsa o şehirlerin kalkınmasının güç olduğunu belirten Büyükerşen, "Yapacağım tek şey proje haline getirdiğimiz ihtiyaçlar listesini Avrupa'ya ulaşmaktı. Avrupa'ya çıktım büyük bankaların kapsını çalarak kredi istedim.”  



Çok güzel projelerinin hayata geçirildiğini, kent için toplu taşımacılık, ulaşımcılık sistemi ve hafif raylı sistemi kurduklarını öyleyen Büyükerşen, 2014 yılında dünya raylı sistemler ödülünü kazandıklarını dile getirdi. Büyükerşen, büyük altyapı projelerinden sonra atık su arıtma tesisleri kurduklarını söyledi. Büyükerşen, "Dünyanın iklim değişikliğini dikkate alarak yeni su rezervleri yapmak üzere kolları sıvardık. Göletler yapmaya başladık. Su rezervlerini oluştururken, aynı zamanda su sporları merkezi de yapıldığı için Eskişehir buna ev sahipliği yapmaya başladı." ifadelerini kullandı.

Eskişehir'in turistik bir karakter kazanmaya başladığını kaydeden Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Avrupa'da gelişmiş şehirler gibi orada gördüğünüz geniş yeşil alanlar yaptıklarını söyledi. Büyükerşen, fiziksel yatırımları iyileştirmenin ötesinde halkın kültür ve sanat donanımına katkıda bulunduklarını dile getirdi.

yilmazparlar@yahoo

6 Kasım 2022 Pazar

8. İstanbul Güvenlik Konferansı-Yılmaz Parlar

 8. İstanbul Güvenlik Konferansı

 

İstanbul Güvenlik Konferansı sekizinci yılında Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) Millî Savunma ve Güvenlik Enstitüsü (MSGE) tarafından “Post-Güvenlik İkilemler, Entegrasyonlar, Modeller ve Asya“ ana teması altında küresel ölçekte katılımla 03-04 Kasım 2022 tarihinde Ramada Hotel & Suites by Wyndham İstanbul Merter’de gerçekleştirildi. 



Küresel ölçekte güvenlik, Etkili siber güvenlik, Ulusal güvenlik, gün geçtikce önemini artırmaktadır. TASAM Yönetim Kurul üyesi İhsan Toy'un belirtdiği gibi,150 den fazla stratejik araştırma içeren kitaplar yayınlayan ve çok sayıda stratejik temalı zirveler gerçekleştiren TASAM’ın 29 Oturum ve 150'den fazla sunumun yapıldığı “8.İstanbul Güvenlik Konferansı”nda15 ülkenin siyasetçileri, bürokratları, büyükelçileri, askeri uzmanları, akademisyenlerı, profesyonelleri görüş bildirdiler.


Güvenlik coğrafi bir konudur çünkü farklı yerler, o bölgenin güvenliğini etkileyen benzersiz fiziksel ortamlara ve kültürel sistemlere sahiptir. Ulusal güvenlik, coğrafya gibi, zaman ve mekânı ve o mekânın zamanının sınırları içinde var olanı içerir. Bunlar aynı zamanda coğrafi bakış açılarıdır. 

Bağlantılı dünyamızda siber saldırılar ciddi bir tehdit haline geldi. Bugün, dünya çapında her gün altı milyondan fazla siber saldırı gerçekleştiriliyor ve bu eğilim artıyor.  Üretim kesintilerinden, ticari sırların kaybından veya verileri geri yükleme maliyetinden kaynaklanabilecek ekonomik zarar çok büyüktür. 

Bu tür saldırılara karşı koruma çok önemlidir. Siber güvenlik, dijital toplumun bel kemiğini oluşturur. Bu nedenle dijital verilerin korunması giderek daha önemli hale geliyor. 

Siber suçlar her zamankinden daha yaygın hale geldikçe (bu yıl 6 trilyon dolarlık zarara yol açarak onu tüm küresel yasadışı uyuşturucu ticaretinden daha karlı hale getirmesi beklendiği söylenmektedir.) Yöneticilerin siber suçları püskürtecek kadar sağlam bir siber güvenlik stratejisini savunması zorunludur. 

Etkili siber güvenlik, yalnızca uygulama güvenliği, sızma testi ve olay yönetimini değil, aynı zamanda çalışan davranışlarını, üçüncü taraf risklerini ve diğer birçok potansiyel güvenlik açığını da kapsayan sürekli bir çaba gerektirir.


Göç, bir bölgenin güvenliğini ve istikrarını etkileyebilecek faktörlerden biridir. Göç, daha önce bu tür olayların yaşanmadığı bir bölgede terör eylemlerinin çoğalmasına neden olabilir. Göçmenler terörle bağlantılı bölgelerden geliyorsa bu risk daha yüksektir. Bu nedenle menşe bölgesi, göçmenlere nasıl davranılacağına karar verirken ülkelerin dikkate aldığı ana faktörlerden biri olmaya devam etmektedir. Asya'daki savaşın parçaladığı ülkelerden gelen göçmenler, terörizm söz konusu olduğunda yüksek riskli olarak algılanıyor.

Her yıl küresel ölçekte güvenlik profesyonelleri başta olmak üzere akademisyenler, bürokratlar, askerler, araştırmacılar, iş insanları ve gazetecilerin yoğun katılımıyla bir Türkiye ve İstanbul markasına dönüşen İstanbul Güvenlik Konferansında ;TASAM Başkanı Prof. Dr. Süleyman Şensoy, Kuzey Makedonya Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Oliver Spasovski, Uganda  Savunma Bakanı Tümgeneral (E) Jim Muhwezi Katugugu, İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Dr. Mohammad Hassan Sheıkholeslami, Bosna Hersek Emniyet (Polis) Genel Müdürlüğü Baş Müfettişi Midhat Hasanspahic, ASELSAN Strateji  Yönetimi Direktörü Sami Duman, TASAM Başkan Yardımcısı Tuğgeneral (E) Doç. Dr. Fahri Erenel açılış konuşması gerçekleştirdiler. 

TASAM Başkanı Süleyman ŞENSOY açılış konuşmasında  21. yüzyılda temel zorluğun, çağdaş küresel güvenlik problemlerinin kapsamı, ölçeği ve doğası ile uyumlu kuramsal çerçeve yokluğu olduğu tespitini yaptı. 

Başkan ŞENSOY, sermaye kaynaklı oluşan post-güvenlik  yapısı ve bu yapının stratejik hamleleri ile oluşan ve yeniden önem kazanan jeopolitiğin Doğu ile Batı arasında yaşandığını belirti.

Şensoy“Mevcut alt yapıyı ve kapasiteyi güncel varlıklara/yeni konvansiyonele dönüştürmeye dair nasıl bir politika izleneceği ise gelecek ve güvenlik için de belirleyici olacaktır. Post-Güvenlik ikilemleri arasındaki rekabet Asya’yı merkez alıyor.“dedi

Başkan ŞENSOY, 8. İstanbul Güvenlik Konferansı etkinliklerine; devlet temsilcileri, savunma ve güvenlik aktörleri, akademisyenler, politika yapıcılar, sektör temsilcileri, uzmanlar ve düşünce kuruluşlarından, serinin önceki konferanslarında olduğu gibi güçlü katılım sağlandığını dile getirerek, “Post-Güvenlik Jeopolitik başlığının içini en çok dolduran konular; özellikle Akdeniz-Atlantik ve HintPasifik’teki yeni entegrasyon çalışmalarıdır. Bütün entegrasyonların hem güvenlik hem sosyolojik hem ekonomik hem teknolojik anlamda zaman içinde büyük karşılıkları olacaktır“ şeklinde açıklamda bulundu.

Başkan ŞENSOY tüm bu rekabet parametreleri ışığında, yeni güç ve mülkiyet ekosisteminde konvansiyonel olarak sahip olunan her şeyin, anlamını büyük ölçüde kaybettiği ve değerinin düştüğü bir dönem yaşandığını ifade ederken ayrıca günümüzün rekabet ortamında ulus devletlerin zayıflaması ile orta sınıfın dönüşümü ve demokrasilerin  geleceği konusunun temel tartışma olmaya devam edeceğine de vurgu yaptı.


Konferans boyunca 4 farklı “Forum” gerçekleşti. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu, Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu, Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forum, Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu.

Birkaç salonda eş zamanlı gerçekleşen panellerden takip edebidiğimiz konuşmacılardan BDU Uluslararası İş İnsanları ve Diplomatlar Birliği, 8. İstanbul Güvenlik Konferansı’nın destekçileri arasındaydı. BDU Başkanı Dr. Musa Karademir, “ Dijital Para ve Finans Güvenliği ” konusunda bir sunum yaptı. 

Aynı şekilde BDU Kurucu Yönetim Kurulu Üyeleri; Doç. Dr. Aslıhan Nakiboğlu; “ Kripto Para Kullanımına Yönelik KOBİ Yöneticilerinin Görüşlerinin İncelenmesi: Niğde TSO Üyeleri üzerine Bir Araştırma, ” Doktorant Mehmet Nuri Kaynar; “ Kamu Güvenliği çerçevesinde Değişen Paradigmalar ve Güvenli Eğitim Ortamı, ” Doktorant Ayşe Kaşıkırık; “ Pandemi ve Savaş Gölgesinde Gıdaya Erişim Hakkı, ” Öğretim Görevlisi Güney Ferhat Batı; “ Aliya İzzetbegoviç’in Yugoslavya Politikası ve Avrupa’nın Güvenliği’nde Bosna-Hersek’in Stratejik Önemi “ başlıklarında birer sunum gerçekleştirdiler. 


Fenerbahçe Üniversitesinden Doçent Dr. Tuba Eldem,”Rusya-Ukrayna Savaşı Ve Avrasya’da Üçüncü Bir Güç Olarak Orta Koridorun Yükselişi” Başlıklı sunu özeti

“Orta Asya, Kafkaslar ve Türkiye ekonomilerini potansiyel olarak değiştirecek olan Orta Koridor’un gelişimi, şimdiye kadar Avrupa Birliği'nden gelen talep yönlü itici güçlerin eksikliği nedeniyle sekteye uğramıştır. 24 Şubat 2022’de Rusya'nın Ukrayna'ya işgalinin doğurduğu önemli jeopolitik sonuçlardan biri Türkiye, Kafkaslar ve Orta Asya boyunca uzanan Orta Koridor'un hem ekonomik bir bölge hem de Çin-Avrupa bağlantısı için giderek daha çekici bir alternatif rota haline gelmesi olmuştur. Rusya'nın Ukrayna işgali sonrasında ağır yaptırımlara tabii olan Rusya ve Beyaz Rusya topraklarından geçen Kuzey Koridor üzerindeki Avrupa ve Çin arasındaki kara ve tren yolu kargo taşımacılığı aksamıştır. Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi'nin en büyük başarısı olarak kabul edilen Yeni Avrasya Kara Köprüsü (Çin, Kazakistan, Rusya, Beyaz Rusya, Polonya, Almanya) boyunca Çin-AB sevkiyatları, Rus işgalinden bu yana yüzde kırk azalmıştır. Bu kesintilerin Orta Koridor’un kargo hacmini bu yıl 2021’e göre altı kat arttırması beklenmektedir. 

Orta Koridorun yükselen potansiyeli, Orta Asya ve Güney Kafkasya'da Trans-Hazar Uluslararası Taşımacılık Rotası boyunca bölgesel entegrasyon çabalarını Rusya ve İran aleyhine geliştirmektedir. Çin'in arz yönlü politikası Orta Koridor’un büyümesine imkan tanırken, Avrupa’daki enerji krizi, en agresif fosil yakıt karşıtı politikalardan bazılarının yeniden gözden geçirilmesine ve yumuşatılmasına yol açarak, Avrupa’nın potansiyel enerji kaynağı, küresel ulaşım ve lojistiğin bir parçası ve uzun vadede üretim ve ticaret ortağı olarak ilgisini Orta Asya ve Kafkaslara yöneltmiştir. Trans-Avrupa enerji, lojistik ve ulaşım ağları için yüksek jeostratejık  çekim potansiyeline rağmen Türkiye henüz kayda değer akış veya yatırımı kendine çekememiştir. Trans-Sibirya demiryolu üzerinde büyük ölçüde aksayan Çin-Avrupa taşımacılığını kendine çekememesinin nedeni, Çin ve Almanya'yı Orta Koridor üzerinden bağlamak için mevcut tercih edilen seçeneğin, İstanbul yerine Poti (Gürcistan) ve Köstence (Romanya) limanları üzerinden Karadeniz deniz taşımacılığı yoluyla olmasıdır.  Almanya'nın Asya-Avrupa demiryolu taşımacılığı için en büyük varış noktası olması nedeniyle, Alman akışını çekme yeteneği Türkiye’nin ulaşım ve lojistik ağ merkezi olabilmesi için kritik önem taşımaktadır. Orta Koridor’un uzun vadeli başarısı ise piyasa güvenini yeniden kazanılmasına, altyapının iyileştirilmesine ve kolaylaştırılmış gümrük prosedürleri gibi daha koordineli çok taraflı işbirliğine dayanmaktadır.” 


Elazığ Fırat Üniversitesinden Doç. Dr. M. Tuncay Gençoğlu sunusunda ilginç siber örgütlerin oluşturulmasını sundu.

“ Artık bir çok ülke Siber komutanlık, siber ordu yada Siber Uzay savunma gücü adıyla ordular kuruyor. Şu an itibariyle 40’tan fazla devlet bir tür askeri siber komutanlık kurdu ve en az bir düzine devletde kurmayı planlıyor. ABD, İngiltere, Çin, Rusya, İsrail, İran, Kuzey Kore, Güney Kore, Japonya, Hindistan, Kanada, Almanya Siber ordusu olan ülkeler. Geçtiğimiz günlerde bunlara Polonya’da eklendi (Siber Uzay Savunma Gücü adıyla düzenli bir ordu kurulduğu deklere edildi). Bunların hepsinin başında bir orgeneral yada korgeneral var. 

Türkiye’de Siber Savunma Komutanlığı adıyla bir birimimiz var ancak bu birim Genel kurmayın ve TSK’nın bilgi sistemlerini korumak amaçlı görev yapıyor, görev tanımıda zaten bu minvalde.

“Siber Uzay Savunma Gücü” Siber güvenlik komutanlığı bağımsız bir komutanlık olarak kurulmalıdır.

Bir muhabere taburu ofansif siber kuvvet olarak yapılandırılmalı ve bu yapının temel amaçları ise; Operasyon, Savunma, Saldırı, Sızma şeklinde olmalıdır.

“Bilim süvarileri” adıyla profesyonel programcı ve kodlayıcılardan oluşan, kimlikleri gizli, sürekli klavye başında olan, bir çok alanda faaliyet gösteren, sıcak bölgelerde ve siber savaşlarda görev yapabilecek olan  gizli bir Ordu kurulmalıdır. Bu Ordu, gerçek zamanlı siber istihbarat elde etmek için büyük veri analitiğini kullanarak verilerin otomatik olarak işlenmesini sağlayan teknolojiler geliştirmeli ve kullanmalıdır. 

“Siber Güvenlik Bakanlığı” kurulmalıdır. Yada başka bakanlıklarla birleştirilebilir. (İçişleri ve Siber Güvenlik Bakanlığı)

Dış işleri bakanlığı içerisinde bir “Siber Büyükelçilik” kurulmalıdır. Siber krizlerin diplomasi yoluyla çözülmesi amacıyla çalışacak siber vatanın korunmasında diplomasi işletecek bir birim. Devletler siber dış politikalara dair ofisler kurup başlarına bir büyükelçi atıyor. Uluslararası ilişkilerin siber boyutunun önemini kavrayan gelişmiş devletler bu tarz birimler açarak olası siber krizleri diplomasi yoluyla çözmeyi hedefliyor. ABD’ nin ilk siber büyükelçisi Nathaniel Fick oldu. Dışişleri bakanlığı bünyesinde açılan Siber Uzay ve Dijital Politika bürosuna başkanlık edecek Fick, ABD’nin Siber Uzay ve Dijital teknolojiler konusundaki dış politikasını yönetecek.”şeklinde sunusunda olması gereken birimleri dile getirdi.

Siber güvenlik, tüm veri kategorilerini hırsızlık ve hasardan koruduğu için önemlidir. Buna hassas veriler, kişisel olarak tanımlanabilir bilgiler, korunan sağlık bilgileri , kişisel bilgiler, fikri mülkiyet, veriler ve hükümet ve sektör bilgi sistemleri dahildir. 

Hassas verileri ve kişisel bilgileri depolamak için küresel bağlantı ve bulut hizmetlerinin kullanımı nedeniyle hem doğal risk hem de artık risk artıyor.  

İş liderleri artık yalnızca virüsten koruma yazılımı ve güvenlik duvarları gibi kullanıma hazır siber güvenlik çözümlerine güvenemez, siber suçlular giderek daha akıllı hale geliyor ve taktikleri geleneksel siber savunmalara karşı daha dayanıklı hale geliyor. İyi korunmak için siber güvenliğin tüm alanlarını kapsamak önemlidir .

Siber tehditler, kuruluşunuzun herhangi bir seviyesinden gelebilir. İşyerleri, personeli sosyal mühendislik dolandırıcılıkları, kimlik avı , fidye yazılımı saldırıları ve fikri mülkiyeti veya kişisel verileri çalmak için tasarlanmış diğer kötü amaçlı yazılımlar gibi yaygın siber tehditler hakkında eğitmek için siber güvenlik bilinci eğitimi içermelidir.


Siber güvenliğin önemi artıyor.  Siber Suçlar Neden Artıyor? 

Bilgi hırsızlığı, siber suçların en pahalı ve en hızlı büyüyen bölümüdür. Büyük ölçüde, kimlik bilgilerinin bulut hizmetleri aracılığıyla web'e artan şekilde maruz kalmasından kaynaklanmaktadır.

Ama tek hedef bu değil. Elektrik şebekelerini ve diğer altyapıyı yöneten endüstriyel kontroller bozulabilir veya yok edilebilir. Kimlik hırsızlığı tek amaç değildir, siber saldırılar bir kuruluşta veya hükümette güvensizlik yaratmak için veri bütünlüğünü tehlikeye atmayı verileri yok etmeyi veya değiştirmeyi hedefleyebilir.


yilmazparlar@yahoo.com


7 Haziran 2022 Salı

Sürdürebilir Turizm ve Gastronomi Politikaları-Yılmaz Parlar

  Sürdürebilir Turizm ve Gastronomi Politikaları

Günümüzde yaşanan yoğun ekonomik ve sosyal gelişmenin bir sonucu olarak gastronomi turizminin odak noktası, yaşam standartlarındaki artışlar ve insanların seyahat etme olanakları referans alınmalı.



Pek çok Gastronomi turizm projelerinde varlık gösteren, çok başarılara imza atan, Türk gastronomisini tanıtma misyonuna tutkulu, kararlı, fedakar, bilgili, gönül insanı Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe Balıkesir Gastronomisi için Balıkesir valiliği ile Basın toplantısı gerçekleştirdi. Basın toplantısı ardından “Sürdürebilir Turizm ve Gastronomi Politikaları” konulu Panel düzenledi.



Kuruluş tarihi çok kısa olmasına rağmen, dernek üyeleriyle sinerjik takım kurarak, bu güne kadar örnek teşkil edecek etkinlikleriyle Gastronomi turizmde önemli yol alan, GTD Başkanı Gürkan Boztepe, gastronominin turizmin gelişmesindeki rolüne çeşitli küresel örneklere atıfta bulunularak odaklanmak adına gerçekleştirdi.



Mutfağımız Neden Önemli

Farklı kültürlerin bir arada olmasının sonucu, mutfağımızın zenginliğini tanıtmaya kendini adayan GTD Başkanı Boztepe, mutfağımızın güçlü taraflarını temsil eden ürünlerle başlama yaparak önemli bir pazar oluşturabilecek. Boztepe üstlendiği moderatörlüğünde “Gezmenin yöntemleri var. Vali beyle gezerek gezerken biz mutluyuz. Hani kendi kendinize de gezebiliriz ama bir şehri tanımak istiyorsak oranın en erkanı ile birlikte olarak gezmek çok kıymetli.” Sözleriyle açılış yaptı. 




Amerika’ya Türk mutfağını tanıtma etkinliğinden bahsetdi. 

“Gastronomi turizmi derneği olarak ticaret bakanlığımızda ve bir yemek yaptık. Fatma Şahin, bakanımızı, Ender Saraç’ı götürdük. Ender hocamızla beraber sağlıklı Türk mutfağı nedir? Gazetecilere anlatma imkanına sahip olduk. Birleşmiş Milletler in tam karşısında binamız Türk binası Türkiye'de gerçekten gurur duyulacak bir bina burada hem yabancı gazeteciler. Belediye Başkan Yardımcısını hepsini ağırlama imkanına sahip olduk. 


Sağlıklı Türk mutfağında da biz bir numarayız. Peynirde de durmayız. Aynı zamanda baklava da bir numarayız. Açık ara dünyada gastronomi konusunda bir numarayız ama bunları peynir gibi farklı farklı ülkeler çok güzel anlatmışlar. Biz niye anlamamışız? Bu kadar yıldan beri bu kadar değerli. Başladığımız olmasına rağmen annen annelerinin yemeklerini ye aktarmamız, bunların aktarılma yöntemleri nedir?” şekinde giriş yaptı panelistlere söz verdi.



Panelde Panelistlerin Önemll Paragrafları;


“Ben gastronomi turizmi yapan bir seyahat acentasıyım. Yani insanları alıp yurt içinde veya yurt dışında gastronomi bölgelerine götürüyor, Hem oradaki ören yerlerini gezdiriyorum hemde çok önemli kendilerine ait yemekleri yedirmeye çalışıyorum, işte Gaziantep, Urfa, Adana, Kayseri, Trabzon.. Ve bunların bir tanesi de artık sanırım Balıkesir olacak. Biz. Balıkesir’i sadece geçiş noktası olarak kullanıyoruz ve şimdiye kadar sadece işte tostu ile bilinen bir yerdi.”


“Aslında gastronomi turisti bunlar için geliyor ve normal kuruştan 7 kat fazla para harcıyor. Biz nostaljik özel yemekler yiyebileceğiniz ürünleri o yüzden turisti buraya çekebiliriz.”


“Karbon dediğiniz karbon salınımları ve değil bizim atmosfere verdiğimiz aslında kendi faaliyetleri sonucunda oluşturduğumuz bir gaz. Karbon miktarını azaltmaktan bahsederken, karbondan Hem toplumsal olarak atalarımızdan getirdiğimiz geleneklerimiz hem de insan vücudu olarak ihtiyaç duyduğumuz, vitaminler ve proteinler kısmı. Bir tarafa metan gazını, acaba ben bu hayvanlar da nasıl azaltabiliriz? Şu anda bir çalışma yürütüyor. Üniversitede metan gazını azaltır bilmenin hayvan besleme ile hayvanlara verdiğimiz yemle hayvanlarını tuttuğumuz termal şartlarla ilgisi olduğunu biliyor muydunuz?” 


“Eklemler ile ve farklı bilimsel temelli yöntemlerle tarımı, tarıma, hayvancılığa sahip çıkmak, yerel kültürümüze sahip çıkmak ve şehirlerimizi marka kent haline getirip sürdürülebilir markaları yaratmak hepimizin ortak payda daki görevlerinden diye düşünüyorum.” 


“Tüm yatırımlarla ilgili olarak da amaç şu, kendi markalarından ülkemiz içerisinde dağıtmak, şimdi uluslararası Balkan incilerimizin hepsine baktığımızda İstanbul ve büyük şehirlerimiz İzmir, Ankara şehrinde var. Bu uluslararası markalarımızı artık Anadolu ya yayılmak gerekir.”


“Türk kültüründe şöyle bir şey vardı biliyorsunuz misafir ağırlamak. Insanın ağırlamak bizler için önemli. Turizm ve hizmet sektöründe gelen her misafirimizi memnun etmek için elimizden geleni yaparız.” 

“Bursa şehrimizde çok önemli gelişmeler kaydetti. Birçok maddede oraya katma değer kazandı. Şimdi son zamanlarda Trabzon tarafında birçok farkımız var.” 


Herşeyimiz artık gastronomi olarak baktığımızda bir kültürümüzün bu kültürünüze birlikte yaşanmış olan bir. Yemek kültürümüz var ve aynı zamanda tarih var. Dışarıdan veya içeriden gelen turistlerin ilk talep ettikleri şeylerden bir tanesi de gittikleri yerdeki kültür anlamında ne görebiliriz, ne katabiliriz. Kendi ülkelerinden daha farklı alternatiflerimiz neler var ve bunlarla birlikte de tabii ihtiyaç olarak da karın doyurma.” 



Son olarakda panel konuşmaları Balıkesir valisi Hasan Şıldak özetledi.


“Bu kapasiteyi geliştirmek istiyoruz. Balıkesirli hem gastronomi alanında hem de turizmin bütün bileşenleriyle birlikte daha güçlü kılmak, daha görünür kılmak için yol almak istiyoruz. Ama bunun için bir yol haritasına ihtiyacımız var. Yani bir stratejiye ihtiyacımız var, turizmin planlanması, bir master plan hazırlanması bu konuda. Rotalar oluşturulması..


Heyecanlıyız, gün güzel başladı. Bence festival sizlerin katkılarıyla bugün de öyle devam edecek. Ilgi yoğun özellikle balıkesirliler çok mutlu. Yani diyorlar böyle bir şeye ihtiyaç varmış. Niye daha önce yapılmadı?” 


Panel plaketlerin verilmesiyle sona erdi


yilmazparlar@yahoo.com

6 Nisan 2022 Çarşamba

İş Dünyası Dergisinin 6. Sayı-Yılmaz Parlar

  Belediye Sanayicinin En Büyük Düşmanı mı?


İş Dünyası Dergisinin 6. Sayısında cevap buldu.



Genel yayın Yönetmenliğini Celal Toprak’ın yaptığı İş Dünyası Dergisi ile Esenyurt Belediyesinin birlikde düzenledikleri iftar programında İş Dünyası Dergisinin 6.Sayısı tanıtıldı.


Dergiler için söylenen 4 sayıya kadar baraj kabul edilir. 4 Sayıdan sonra dergiler yaşamaya devam eder. İş Dünyası dergisi 6. Sayısı çıkdı. Ancak 6 dergide birbirinden değerli içerikleriyle herkesin devamlı okuyacağı yanında bulunduracağı olmazsa olmazı haline geldi.



Dergi Tanıtımına İhlas Medya Grup Başkanı Aslıhan Ören, Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, TOBB Tekirdağ kadın Girişimciler Kurulu Malkara Ticaret sanayi Odası Başkan Aynur Çeşmeciler başda olmak üzere, STK Başkanları, İş İnsanları, Akademisyenler, çok sayıda basın mensubu katıldılar.



Celal Toprak; “İş insanları ile çoğuyla konuştum 

Şaşkınlar… Aslında Bütün Türkiye'de olması gereken bir şey ama ilk defa Esenyurt'ta yapılıyor..” 


Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt; “En önemli halletmesi gereken sorulardan bir tanesi üretim sorgulaması… Sanayide işadamlarının sorunları hızlı şekilde çözülmesi lazım… 


 İş İnsanı “ Yıllarca söylenen -Belediye Sanayicinin En Büyük Düşmanı mı?-Elbetde değil..” Esenyurt Göstergesi..



Program açılış Konuşmasında Celal Toprak 6. sayıda Esenyurt belediyeye yer verdiklerini söyledi .Toprak özetle “Aslında ben belediye başkanını tebrik ediyorum  ilk defa Esenyurt'ta yapılıyor İnşallah bu devam eder ve başka yerel yönetim uygulamalarında da örnek olur Önümüzdeki dönemde bu ülkeler değil kentler yarışacak. Yani Esenyurt yarışacak işte Ordu yarışacak Elazığ yarışacak bu yarışmada bu kentler olacak işte bu Esenyurt ilk başladığı için bir adım önde başlamış oldu diğerlerini ona yetişmesi için daha hızlı koşması gerekiyor”dedi



Dergi tanıtın videosu gösterildi. Sonrasında Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt konuşma gerçekleştirdi. Başkan “Esenyurt Türkiye’nin en kalabalık ilçesi, ancak üretim sanayisinde Türkiye’nin gayrisafi milli hasılasının yüzde 6’sını oluşturuyor. Türkiye'nin diğer bölgelerinde olduğu gibi burada da birçok sorunu var. Yetersiz altyapı sorunları var.” Başkan sorunların çözümü için, çalıştaylar düzenlediklerini, sürdürebilir üretim ekonomi için iş insanlarının sorunları çözmeye kararlı olduklarını, yol haritaları çıkararak, raporlarla sağlıklı bir ekonomi sağlıyacaklarını, Sürdürülebilir kentsel refah oluşturulması için bir çalışmalar yapacaklarını söyledi.


Palaket takdimlerinden sonrası, toplu aile fotografıyla toplantı son buldu.


yilmazparlar@yahoo.com

26 Mart 2022 Cumartesi

Shorba Franchise Neden Yükselişde-Yılmaz Parlar

 Shorba Franchise Neden Yükselişde

Denenmiş ve test edilmiş güçlü iş modeline sahip “Shorba Restaurantlar Zinciri” sahibi idol kadınlarımızdan İş insanı Sim Aslanoğlu zincir ağının beyni ve kalbidir. Başarısının yapısal sırrı, Franchise için uygun bir iş modeli yaratmasıdır.

İşin nasıl yükseleceğini iyi bilen restaurant ekonomisiyle ilgilenen biri.

Ekonomi Basın dernekleri başda olmak üzere yeni trendler üzerine oluşan derneklere üyeliği sayesinde gerek, Basın arkadaşlarından, yaptığı yenilikleri kamuya duyurma fırsatı yakalayan isim olmasından, gerekse zamanın ruhuna uygun düzenli güncellemeleriyle mükemmel menü tasarımlarına yeni özel yorumlar getirmesiyle, franchise alanlar günden güne artmaktadır.

Ekonomideki dalgalanmalar ve diğer düzensiz piyasa davranışı biçimleri durgunluk durumlarında analiziyle çıkış yol haritasını, optimum işletme güncel desteklerini franchise alanlarına sağlamaktadır.


“Müşteriyi sevmek ön koşul. Müşteriyi o zaman mutlu edersiniz, tekrar gelmelerini sağlarsınız” diyen Sim Aslanoğlu “Restaurant mutfağının kendine özel bir sistemi ve çalışma kuralları vardır prezentabl yer, yüzü ve gururudur. Müşteriler burada kendilerini rahat hissetmeliler. Bir müşteri restauranta girer girmez, hemen sizin yetki alanınıza girer. Yürümesi, ayakta durması, oturması ve nefes alması ne kadar rahat olacağından siz sorumlusunuz. Oturduğu sandalye, koltuk rahat olmalı, yüksek kaliteli havalandırma, hoş aromalar vs.” sözlerinden sonra, ilk planda Franchise hakkında bilgileri “Shorba, değişik franchising modelleri ile 2 farklı konsept sunmaktadır. Amaç, ürün kalitesini ve gelişimini sağlayacak doğru iş birliktelikleri gerçekleştirmektir.

Restaurant: 30 m2 ve üzeri, Corner: 15 – 30 m2 arası, Shorba franchise sistemi ile bayilerine Shorba’nın lezzetli çorbalarını farklı lokasyonlarda Shorba konseptinde dekore edilmiş restaurantlarda sunma olanağı sağlıyor. Bayilerine menü hazırlama desteği, ürün ve sunum eğitimleri, personel eğitimi, teknik destek, sipariş ve stok yönetimi program desteği ve marketing desteği veriyor.” Şeklinde özetliyor.



Shorba Restaurantda gördüklerimiz; 


Lezzet ve stilin tutarlılığı, bu franchise'ları iş dünyasında tutan faktörlerden biri. 


Her zaman yeni menü çorbaları test ederken ve denenmişleri dengede tutarak her adımda yenilikler yapmaları.


Restaurant yiyeceklerin besin değeri konusunda rehberlik sağlamadan franchise alanın bağımsız oluşu, çünki yiyeceklerin tamamının günlük taze oluşları.  


Değerlerini ve ilkelerini anlayan franchise alanlarına sahip olmaları.


 “Shorba Reataurantlar Zinciri sahibi iş kadını Sim Aslanoğlu Franchise konumunda yardımcı oluyor. Çok sayıda müşteriyi çeken önemli yerleri işgal etmeleri için yer seçimi konusunda tavsiyelerde bulunuyor. Böylece işletmenin sürdürülebilir, karlı bir operasyona dönüşmesini sağlamış oluyor.

Shorba Restaurant Zincir Franchise istekleri için Sim Aslanğolu’na nasıl ulaşalabilecekleri sorduğumuzda sim@shorba.com.tr adresden cevabı alıyoruz. 



yilmazparlar@yahoo.com



9 Mart 2022 Çarşamba

Dünyayı kadınlar kurtracak-Yılmaz Parlar

 


8 Mart Dünya Kadınlar Günü 


Dünyayı Kadınlar Kurtaracak

Kadınlar Erkeklerden Daha mı Başarılı ? Her Başarılı Erkeğin Arkasında Bir Kadın Vardır - Bu İfade Ne Anlama Geliyor? 



Bu ideal başarı öyküsünde sık sık kullanılan deyimi sebepli veya sebepsiz olarak parçalayalım ve kimin elinde "Hamuru" olduğunu ve gerçek heykeltıraşın kim olduğunu öğrenelim.

Her Başarılı  Erkeğin Arkasında Güçlü Bir Kadın Vardır; 

Her Başarılı Erkeğin Arkasında Güvenilir Bir Kadın Vardır; 

Her Başarılı Erkeğin Arkasında  Sevgi Dolu Bir Kadın Vardır



Ülke çapında önde gelen kadınlar, "Kadınlar Dünyayı Kurtaracak" temasıyla 8 mart “Dünya Kadınlar Günü” kapsamında 7 mart 2022 pazartesi günü Taksim Elite Prestige Hotelde “İş Dünyası” dergisi ve Kadın Girişimcileri Destekleme Zirvesi ortaklaşa kutlama düzenlediler.


Düzenlenen zirvede Başarılı Kadınlarımız; işbirliği içinde, yaratıcılıklı, sezgili, güçlü, çığır açan ve bilgelik başarı hikayeleriyle dişil Dünya Gününü kutladılar.


TOBB kadın Girişimciler Kurul Başkanı Nurten Öztürk, Kadın Girişimcileri Destekleme Zirvesi Başkanı Senur Biçer İş Dünyası Dergisi Genel yayın Yönetmeni Celal Toprak’ın açılış konuşmaları sonrasında İş Dünyası Dergisi Genel yayın Yönetmeni Celal Toprak’ın moderatörlüğünde ;Mimar tasarımcı, Noy Seramik Kurucusu Neslihan Deniz, Daikin Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Hülya Dinçer, MRESCO Türkiye Group CEO Olivoyağ Kurucusu Oya Zingal başarı hikayelerini anlatdılar.



Gerçekleşen zirvede Susurluk Belediye Başkanı Nurettin Güney, BDU Diplomatlar Birliği Başkanı Musa Karademir Başda olmak üzere, İş Dünyası, STK Başkanları ve Akademisyen erkeklerin Destek vermek için yoğunlukla katılmaları dikkat çekiciydi.

Başarı Tuğlaları ve Refahın Diğer Yapı Malzemeleri


İş kadınları, gücün kendilerine ait olabileceğinden ve olması gerektiğinden emindiler. Başarılı olmalarını sağlayan iç süreç. O kadar Kadınsı özellikleri göstermek için kullanılan dürüst başarı hikayeleri kadınların nasıl bir dünyası olduğunu ve dünyamızı daha iyi hale getirmeye nasıl devam ettiklerini gösterdiler.

Toplumda erkeklerin en başarılı olabileceğine, kadınların ise sadece ortalama bir başarı elde ettiğine dair görüşler var. Ancak mevcut tüm klişeleri tamamen ortadan kaldıracak ve kim kimden başarılı olduğuna dair gerçek kanıtlar; Hayatta tek başına, daha güçlü cinsiyetin temsilcisi başarıya ulaşamaz. Başarılı bir adamın hayatında, uyarıcı sevilen birinin olduğu inancındayız.

Bir eş, başlanan işin başarısına inanır ve erkeği tamamen manevi olarak desteklerse, pozitif enerji verirse güven kazandırır ve eşinin hedefe ulaşmasına daha fazla istek artar. Böylece başarılı bir erkeğin arkasında, hedeflerine ulaşmasına katkıda bulunan bir kadın olduğu ortaya çıkar.

Ancak kadınların erkeklerden daha başarılı olduğu, çünkü bir kadının başarısının değişmez yasaları, kadınların erkeklerden daha başarılı olmasının altında yatan başarılarını kendilerinin yarattığını gözlemliyoruz. 



Kadın liderler daha iyi kararlar verir. 

Daha iyi kararlar verdikleri için kadınların yönetim kurulu bulunması zorunludur. 

Kadınlar büyük bir hızla küçük işletmeler yaratıyor ve bu da ekonomimizi büyütüyor. 

Kadınlar iş kurmaya devam ederken, sırayla iş sağlıyor ve ekonomiyi iyileştiriyorlar.

 Kadınlar sadece çizgiden ibaret değildir. 



Fertler ve toplumlar için hayat, bir düz çizgiden ibaret değildir. Zik-zakları, pürüzleri, yazı-kışı, hastalığı-sağlığı, gençliği-ihtiyarlığı vardır. Pek karmaşık bir yapıya sahiptir. Bu sebeple fırsat elde iken yapılabileceklerle, Kadınlar Dünyayı Kurtarmaya Gelebilir. Çalışmaların gösterdiğine göre, kadınlar kârlarını aile ve topluma yeniden yatırma eğilimindeler. Kemikleşmiş erkek egoizmine rağmen evrim sürecinde üst sıralarda yer alan kadınlar dünyayı kurtaracak.

İş Dünyası Dergisi Lansmanına Gelince ; 5. sayısı ile birlikde her biri birbirinden değerli yazıları olan dergi ansiklopedi gibi kütüphanede yer alması, zaman zaman tekrar hatırlama için okunacak niteliğe sahip. Derginin içeriğin büyük bölümü kadınlarımıza ayrılmış olmasıda ayrıca bir incelikle beraber teşvik edici tarafıylada kadın girişimciğe önemli bir katkı sağlıyor.


Panel sonrası başarılı kadınlarımıza plaketler takdim edildi. Başarı plaketleri alan Kadınlarımıza Kaligrafi sanatcısı Fatma Geyik isimlerini yazdığı kaligraflı tabloları hediye etdi. Ayrıca İş Dünyası Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Celal Toprak’a sürpriz yaparak tablo takdim etdi. Toplu aile fotograf çekimiyle zirve son buldu.


yilmazparlar@yahoo.com


4 Şubat 2022 Cuma

İş Dünyası Dergisi 4. Sayı Tanıtımı Yapıldı-Yılmaz Parlar

  İş Dünyası 4. Sayı


Çokça bulanık ekonomik haber döngüsünden bıkmış herkes için iş dünyası dergisi temiz bir nefes… Küresel ekonomik, sosyal, ve iş haberlerini kapsayan en önemli ekonomi incelikli haberlerin ve analizlerin yapıldığı, derginin  4. sayısı ‘Güvenirlilik’ teması kapsamında.



İhlas Medya Grubu bünyesinde çıkan ve dördüncü sayısını yayınlayan, ,Genel Yayın Yönetmenliğini Ekonomi gazeteciler Derneği Başkanı Celal Toprak’ın yaptığı derginin 4. sayı lansmanı 2 Şubat 2022 Çarşamba günü, Crowne Plaza Florya Hotelde gerçekleşti.



Yine Celal Toprak’ın Başkanlığını yaptığı Güvenilir Ürün Platformu (GÜP) ile ortaklaşa düzenlenen etkinliğe, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, İstanbul Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı ve Öztiryakiler Endüstriyel Mutfak Yönetim Kurulu Başkanı Tahsin Öztiryaki, İhlas Medya Grubu Başkanı Aslıhan Ören, Aqua Florya İcra Kurulu Üyesi Dilek Çapanoğlu, FuzulEv Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Akbal, Bambum Genel Müdürü Selman Yar başda olmak üzere iş, siyasi dünyasının önemli isimleri STK Başkanları, akademisyenler, elit davetliler ve Basın mensupları katıldılar. Oldukca hiperaktif ve samimi ortamda gerçekleşen lansmanda Güvenirlilik konusuna dikkat eden kişi ve kurumlara plaketler verildi.



Önce Dergi ile ilgili video sunumu yapıldı. Güvenilir Ürün Platformu sekreteri Elif Aşlamacı Attepe moderatörlük görevi üstlendi. Attepe “Güvenilirlik olgusu artık hayatımızın her anında çok daha kıymetli bir hal aldı. İş dünyasının nabzını tutmayı hedefleyen ve bunu da başaran Türkiye’de İş Dünyası dergisi bu olguyu ele alacağını söylediğinde elimizden gelen tüm desteği vereceğimizi dile getirdik ve bugün buradayız ve çok mutluyuz. Derginin yeni sayısı özellikle güvenilirlik esasına dayanan çok önemli isimleri konuk etti.”şeklinde kısa konuşma yaptı, sunumuyla Celal Toprak’ı davet etdi.  



Toprak açılış konuşmasında; “Pandemi süreci bizlere birçok şey öğretti ancak en çok dokunmanın kıymetini anlattı. Sevdiklerimizi gördüğümüzde onlara sarılabileceğimiz günleri iple çektik. Buradan hareketle bizlerin hep arkasında duran ve destekleyen medya grup başkanımız Aslıhan Hanım’la bir dergi ortaya çıkarma fikrini konuştuk. Her zamanki gibi arkamızda durdu ve bizlere cesaret vererek böylesine bir dönemde basılı bir yayın çıkarmamız için bize fırsat sundu. Kendisine bu anlamda teşekkür ediyoruz. Bizler şu anda arkamızdaki güçle birlikte Türkiye’nin en uygar görüşlerini savunan dergisini yapıyoruz. Bununla da gurur duyuyoruz” dedi. 





Gerçekdende Bu dergi "Yeni kan, yeni yatırımlar ve yeni fikirler getirir. Getirdiği genel güven ve canlılık enjeksiyonudur.

Prestijli ekonomi dergisi olan İş Dünyası, kaliteli belirli içerik biçimlerine güçlü ve benzersiz bir odaklanmaya sahip olmasıdır. Sunduklarını çerçeveleyen ve düzenleyen güvenilir bir editoryal sicile sahip olmalarıdır. Liberal ve serbest piyasa fikirleriyle ilgili olarak bu odak noktasına sahiptir. Çağdaş kültür temel olarak derginin okuyucuları gitdikce büyümektedir.

Bu 4.sayının amacı, ekonomi ve güvenirlik arasındaki sınırların dönüşümlerini yansıtmak: Güvenirlik ekonomik fikirleri ve argümanları nasıl yansıtabileceğini   ekonomi ve ekonomistlerin ekonomik fikirlerin güvenirlik sunumlarını nasıl ele almasına dikkat çekmek gibi misyon üstlenmiş.  



Ev sahipliğini üstlenen Çapanoğlu “Güvenilirlik olgusuna çok fazla dikkat ediyoruz. Yürüttüğümüz her çalışmada bu kavram önceliklerimiz arasında geliyor. Türkiye’de İş Dünyası dergisinin de böyle bir konuyu ele aldığını ve etkinlik yapmak istediğini öğrenince destek vereceğimizi dile getirdik. Bu anlamda da bugün burada bu etkinliğe ev sahipliği yapıyor olmaktan mutluluk duyuyorum” dedi 

Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, “Yerel yönetimler dünyanın her noktasında çok kıymetli. Her anlamda büyük bir kıymete sahip yerelden gelen güç. Bu sebeple de bulunduğumuz bölgede yürüttüğümüz çalışmalarla hem yerel gücümüzü artırıyoruz hem de güven olgusunu aşılıyoruz. Bu anlamda da bu kavramı sayfalarına taşıyan Türkiye’de İş Dünyası dergisinin yolu açık olsun. Yaşamın en önemli alanı basın, iş dünyasının da olmazsa olmazları arasında. Bizler böylesine kıymetli işler yapan dergi ekibinin yanında olduğumuzu bildirmek ve elimizden gelen ne varsa yapabileceğimizi söylemek istiyoruz.” Sözleriyle ekonomik kalkınmanda  önemli kaldıraçlardan kooperatifleşmenin önemine kadar uzun bir konuşma yaptı. Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli’nin konuşmalarında sonra belgeler ödüller veridi.

Güvenirlilik’ Belgesi Verilen İsimler 



Şükrü Genç-  Sarıyer Belediyesi Başkanı, Turan Hançerli - Avcılar Belediyesi Başkanı, Kemal Deniz Bozkurt-  Esenyurt Belediye Başkanı, Bülent Kerimoğlu -  Bakırköy Belediye Başkanıi Ahmet Aras -  Bodrum Belediye Başkanı, Dr. Hasan Akgün-  Büyükçekmece Belediye Başkanı, Tuncay Şahin-Düzce Ticaret Ve Sanayi Odası Başkanı, Kemal Akar-  İmes Yönetim Kurulu Başkanı- , Saadettin Çay-  Marmara Organize Sanayi Bölgesi , Hilal Suerdem- Kiğılı Ceo’su, Gülden Yılmaz - Koton Kurucusu, Tahsin Öztiryaki-  Öztiryakiler Endüstriyel Mutfak , Eyüp Akbal- Fuzulev Yönetim Kurulu Başkanı, Hakan Kefoğlu-  İsuzu, Aydın Süha –Loft Ceo’su, Davut Doğan -  Doğtaş Kelebek Mobilya- Adına Dilara Doğan ,Niyazi Ercan-  Beypazarı Maden Suyu- Adına Aziz Bulmaca , Mevlüt Büyükhelvacıgil-  Zade Vital, Remzi Gür- Ramsey- Adına Metin Baran , Nevhan Gündüz-   Orge Elektrik Ceo’su, Tuncay Tütek -  Getir- Adına Serhat Karakaya, Ali Bozer-  Hero Baby, Murat Saygın- Saygın Patent, Serap Kilerci Ulusal- Biruni Hastanesi , Seden Yıldırım - Monas Chocolat , Yeşim Taş –Defak Gıda, Filiz Çobanoğlu - Acce Luxery Homes Adına , Mesut Demir -  Theproeco Kağıt Pipet Üretim Fabrikası, Esra Beyzadeoğlu- Hepsiburada İnsan Kaynakları Grup Başkanı, Serpil Ürek- Migros Tic. A.Ş. Ürün Güvenliği Ve Çevre Yönetimi Grup Müdürü, Ziya Oğuzbalaban- Toledo Sigorta, Doğukan Kılıç- Dijimod, Gökhan Akyürek - Gkn Kargo Yönetim Kurulu Başkanı, Emrah Bilgin -  Gloria Jean's Coffees Genel Müdürü, Abdulkadir Özcan-  Petlas Sahibi, Hakan Yalnız-  Petlas Genel Müdürü, Alev Altınkılıç -  Kahve Dünyası Ceo’su, Banu Dedeman- Dedeman Otel, Mehmet Önder, Uyumsoft Bilişim Teknoloji, Hülya Gedik-  Gedik Holding, Gamze Cizreli-  Bigchef, Ahmet Yaşar -  Quick Sigorta Genel Müdürü, Ömer Faruk Çelik-  Simpaş, Necmi Erol-  Muratbey Peynirleri, Davut Doğan-  Doğtaş Kelebek, Kemal Altınkılıç-   Mega Center Yönetim Kurulu Başkanı, Fatih Karaca – Karaca Ceo’su, Selman Yar –Bambum Yk Başkanı, Selman Kavurmacı – Arifan , Altan Aras Fakılı – Casper Yk. Başkanı


yilmazparlar@yahoo.com